Her
şey İstanbul’daki o lüks mağazanın vitrininde gördüğü terlikle başladı. Sinem
terliği çok beğendi ancak üzerindeki etiket terliğe ulaşmakta büyük ve geçerli
bir engeldi. Terlik alınmadı ama Sinem mesleğini o vitrine bakarken buldu.
Malzemeler alındı, eve gelindi ve 1 saat içinde mağazadaki terlik Sinem’i ayağındaydı. Kısa sürede ortaya çıkan tasarım, yakın çevreden büyük ilgi gördü.
Elde kalan malzemelerle başka terlikler yapıldı, pazarın yolu tutuldu. Bostanlı pazarı Sinem’in ticarete atıldığı ilk yer oldu. Umduğundan daha iyi satış yapan Sinem, anında satış ve sıcak parayı sevdi. Pazar zamanla yetmemeye başladı, iş büyütülmeliydi. İzmir'de dükkân açıldı.
Sinem İstanbul'dan her hafta yeni tasarım terlikler gönderiyordu. Skala genişledi babet, şapka ve çantalar da mağazadaki yerlerini aldı.
Ancak mağazayı İstanbul’dan idare etmek Sinem için zorlaşmaya başladı ve devreye bu kez sanal mağazalar gidi. Aralarında Markafoni, Trendyol, Vip Dükkân gibi ünlü alışveriş sitelerinin bulunduğu sanal mağazalarda tasarımlar görücüye çıktı
Bir
günde alınan 1500 adetlik sipariş, doğru adımlar ile ilerlenildiğinin
göstergesi oldu. Kaliteyi ve özgünlüğü ön planda tutan Sinem, cesaretiyle memur
aileye yeni bir soluk getirdi. Girişimciliğe karşı çıkan anne ve baba
kızlarıyla gurur duymaya başladı. Sinem Ay "Moondesign" ismiyle (as
tasarım) farklı olmayı sevenlerin vazgeçemediği bir marka haline geldi.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder